Vitamin Shot – Ekim’e Güçlü Bir Giriş

Eylül’ün son günlerinden merhaba! Mevsim yavaş yavaş kabuk değiştiriyor. Sabah serinliği artık daha kalıcı, akşamları hafif bir hırka arıyoruz üzerimizde… O tanıdık geçiş dönemi geldi çattı. İşte tam da bu dönemde, mutfağımda yine minik ama etkisi büyük bir rutin başladı: vitamin shot!

Ekim yaklaşırken bedenin dengesi biraz şaşabiliyor. Hava değişimi, okulların açılması, yoğunlaşan tempo derken bağışıklık sistemi biraz zorlanıyor. Ben de her sabah içtiğim bu minik şifa şişeleriyle vücuduma küçük bir destek veriyorum. Hem enerji veriyor, hem ödemi atıyor, hem de içimi sıcacık yapıyor. Hani bazı tarifler olur ya; “nasıl daha önce başlamamışım” dedirten… İşte bu onlardan biri.

Tarifin ana karakterleri havuç ve zencefil. Zaten bu ikiliyi tanıyorsunuzdur; sindirim sistemi, kalp sağlığı, bağışıklık ve antioksidan etkileriyle yıllardır şifanın merkezindeler. Ama onları biraz limonla, elma sirkesiyle, zerdeçalla ve bir tutam acıyla birleştirince ortaya resmen efsane bir karışım çıkıyor. Renk zaten başlı başına enerji gibi!

Eğer sen de “ben de denemek istiyorum” diyorsan, işte malzemeler:

(8-10 şişe için):

• 3 adet limon
• 4 adet havuç
• 1 parmak kadar taze zencefil
• Yarım çay bardağı elma sirkesi
• 1 tatlı kaşığı toz zerdeçal
• 1 çay kaşığı pul biber
• 1 çay kaşığı karabiber
• 1,5 su bardağı su

Hepsini blendera alıyoruz. Suyumuzu da ekleyip güzelce çekiyoruz. Eğer evde juicer yoksa hiç sorun değil — ben de blenderla yaptım çünkü herkesin mutfağında her alet olmayabilir. Smoothie kıvamında bir karışım oluyor ama shot şişeleri posalı içecekler için pek uygun değil, o yüzden süzmek şart. İnce bir süzgeçle ya da tülbent yardımıyla süzdüğümüzde tam juice kıvamını yakalıyoruz.

Süzdüğümüz karışımı minik cam şişelere doldurup buzdolabında saklıyoruz. Yiğit’le birlikte içtiğimiz için bize yaklaşık 6 gün gidiyor. Eğer sadece sen içeceksen 5-6 gün içinde tüketmeni öneririm. Juicer kullanılmadığı için içinde kalan lifler zamanla etkisini kaybedebiliyor. Ama tazeyken, özellikle sabah aç karnına içildiğinde etkisi gerçekten fark ediliyor. Hafif bir ısınma hissi, ardından gelen o canlanma… Çok iyi geliyor.

Ve tabii ki posayı atmıyoruz! Onunla şahane krakerler ya da sebze köfteleri yapılabiliyor. Mutfakta sıfır atık benim için hâlâ vazgeçilmez. Onu da çok yakında blogda paylaşacağım.

Kısacası Ekim’e girerken kendimize küçük dokunuşlarla destek olmanın tam zamanı. Bu minik vitamin shot’lar, günün sadece birkaç dakikasını alıyor ama etkisi gün boyu sürüyor. Belki de en güzeli, içtikten sonra o “kendime iyi baktım” hissi. O his zaten başlı başına şifa değil mi?

Hadi, sonbahara güçlü bir merhaba diyelim birlikte. Kendine iyi bak, içinden gelen o sesi dinlemeyi unutma. Ve tabii ki mutfağında yer aç bu minik ama etkili dostlara!🌞

Sevgiler,

Ezgi